Bu Blogda Ara

13 Ağustos 2012 Pazartesi

Özlüyorum

       Özlüyorum seni, bunun senin için bir önem taşımadığını bilmek benim için bir şey değiştirmiyor. Aradan yıllar geçse de bazı şeyler hiç değişmiyor: aşk, sevgi gibi şeylere mantığım engel olamıyor ne yazık ki.

       Senin yerinde başkaları olunca, bunların hepsini geçer sanmıştım. Geçtiğini düşündüğüm zamanlar da oldu. Başkalarının yanımda olması bir şey değiştirmiyor seni özlemem konusunda. Sanki kalıcı; bulaşıcı bir hastalık gibi. Başta bunu bir zehir sandım ve tüm yaralarımı tekrardan kanatarak zehrin acılarımın içinden akmasını seyrettim. Fakat bu yetmedi ruhumun da senden yara aldığını düşünerek onun da canını yaktım, gözyaşlarımla birlikte aşkının da beni terk ettiğime inandım ama buna rağmen hala bitmemişti, hala içimden gelen bir ses senin ismini haykırıyordu. Kulaklarımı tıkadım ama susmak bilmez haykırışlarım hiç durmuyordu, onun sesini bastırmak için ben de çığlıklar attım fakat sonunda ben de yorulmuştum. Sonunda anlamıştım, seni kaybetmek içimden bir parçayı atmak değil tamamen kendimi inkar etmek olacaktı. İntiharı da düşünmeme rağmen, bunun da bir fayda sağlamayacağını düşündüm.
  
       Bunların hiçbirinin bir çözüm olmadığını gördüğüm de seni kabullendim bütün benliğimle. Sana sahip olmanın, sana ait olmanın ne demek olacağını hiçbir zaman bilemeyeceğimi bilerek seni kabullendim. Sana ihtiyacım yokmuş gibi rol yapmaya başladım, sanki seni özlemiyomuş, seni düşlemiyomuş, seni unutmuş gibi davrandım; adeta bir yabancı olmaya çalıştım. Fakat bu buraya kadarmış, bunları okuduğunda aslında hiçbir şeyin değişmemiş olduğunu öğreneceksin. Bugünün üç yıl öncesinden bir farkı olmadığını anlayacaksın. O günden bugüne benim için de senin için de değişen sadece tek bir şey var: Artık umut etmiyorum, bunu öğrendim artık. Senden hiçbir şey beklemiyorum, istemediğim için değil, tüm kalbimle istiyorum ama fayda etmedeğini biliyorum artık.

     Bütün bunların yanında bazı şeyler hiç değişmeyecek, seni gördüğüm de nasıl heyecanlandığım senin de bildiğin bir gerçek olacak. Sana yaklaşan, zarar vermek isteyenlere karşı duyduğum korku hiç bitmeyecek. Sana olan sevgimin, sana unuttuğum yalanını söylediğim zamandan bugüne azalmamış olması değişmeyecek. Senin yarın da burada olmayacak olman değişmeyecek. Adının en büyük korkum ve tek düşüm olması değişmeyecek. Bunları artık senin de bilmen haricin de hiçbir şey değişmeyecek.
 
    Özlüyorum seni, nerede olduğun umurumda değil çünkü yanımda değilsin ve benim için tek önemli olan bu. Sakın bana yanındayım deme çünkü biliyorum, daha da önemlisi hissediyorum. Senin yanımda olmayışının nasıl bir his olduğunu biliyorum ve bunu her an, her saniye yaşıyorum. Bunu sana nasıl tarif etsem, hani uzun bir yolculuğa çıkacağın zaman yanına her şeyi alıp almadığına emin olamazsın ya, ne olduğu bilmediğin şekilde hep bir şeyin eksik olduğunun; bir şeylerin ters gittiğinin duygusunu hissedersin ya işte öyle başlıyor sensizlik... Sonra kayıp ettiğin, bulamadığın şeyin ne olduğu aklına geldiğinde içindeki o huzursuzluk kangren gibi yayılıyor tüm vücudunu, beynini sarıyo. Sanırım en doğru anlatılışı bu.

     Bu yazıyı okuman itibariyle hiçbir şeyin değişmiyeceğini biliyorum. Belki şu an yanında birileri var belki olacak hatta belki ilerde benim de olacak bunları bilmiyorum ama şunu biliyorum ki yaşanacaklar bugün ki hislerimin yarına taşınmasına engel olmayacak. O zaman bunları senden saklamak niye ! Evet bil sana aşığım hala ve bu hep böyle kalacak. Yarın seni görsem de, bana hakaretler yağdırsan da ölmeyeceğimi de biliyorum. O halde şu an benim bütün bildiklerimi sen de bil, bu ikimize de zarar vermez bence.

Seni yarının ne olacağını umursamadan seviyorum, bütün söyleyebileceğim bu


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder